Ücretler Üzerine
Emeğin alınıp satılan, niceliği itibariyle artırılıp azaltılabilen diğer her şey gibi bir piyasa fiyatı vardır. Emeğin doğal fiyatı, emekçilerin geçinmelerine ve miktarında artma ya da azalma olmaksızın nesillerini devam ettirmelerine imkân sağlayacak olan fiyattır.
Emekçinin kendisini ve ailesini idame ettirmek için gerekli olan güç, ücretin miktarına değil, paranın satın alacağı ve onun için elzem olan gıda, ihtiyaç maddeleri ve alıştığı konfor düzeyine bağlıdır. Bir diğer ifadeyle, emeğin doğal fiyatı emekçinin ve ailesinin geçinmesi için gerekli olan gıdanın, ihtiyaç maddelerinin ve konforun fiyatına bağlıdır. Emeğin doğal fiyatı, gıda ve ihtiyaç maddelerinin fiyatındaki artışla yükselecek, düşecektir.
Emeğin doğal fiyatı toplumdaki gelişmelere paralel olarak yükselme eğilimindedir, çünkü temel mallara göre ayarlanan bu fiyat, üretim zorlaştıkça pahallılaşmaya başlar. Ancak, tarımın gelişmesi, ithalat yapılabilecek yeni pazarların keşfi, bir süre için fiyatların ve dolayısıyla emeğin fiyatındaki artış eğilimini dizginleyebilir, hatta düşürebilir.
Emeğin piyasa fiyatı, emek için gerçekten ödenen fiyattır ve belirleyicisi doğal arz-talep ilişkisidir. Emek kıt olduğunda pahalı, bol olduğunda ucuzdur. Emeğin piyasa fiyatı doğal fiyatından ne kadar saparsa sapsın, tıpkı diğer emtia gibi o da buna uyum sağlar.
Ne zaman ki emeğin piyasa fiyatı doğal fiyatını aşar, emekçinin durumu iyileşir ve emekçi bundan mutlu olur, zira yaşamak için gereksinim duyduğu şeyleri satın alıp almama keyfiyeti önemli ölçüde kendi kontrolü altındadır ve istediği kadar kalabalık bir aileyi idame ettirebilir. Ne ki, yüksek ücretler böylece nüfus artışına yol açarak üretimde emeğe duyulan ihtiyacı arttırır ve ücretler tekrar doğal fiyatına, hatta bazen tepkisel olarak daha da altına düşer.
Emeğin piyasa fiyatı doğal fiyatının altına düşünce emekçiler gerçekten perişan olur; alışkanlık haline gelen gereksinimlerini yoksulluk nedeniyle temin edemez olunca zora düşerler. Ne zaman ki bu mahrumiyet nedeniyle sayıca azalırlar, emeğin piyasa fiyatı o zaman doğal fiyatına yükselir ve emekçiler nispeten rahat bir yaşama, aldıkları bu ücretle yeniden kavuşurlar.1
Şurası bir gerçektir ki, yoksulların rahat yaşamaları ve esenliği, sayıca artmalarının kendileri tarafından veya yasal yoldan -örneğin erken ve tedbirsiz evlilikleri daha seyrek hale getirerek- yapılacak düzenlemelere bağlıdır. Ne ki, adli sisteminin işleyişi ve yetersiz yasal düzenlemeler, buna dolaylı olarak karşıdır. Yasalar bu yöndeki sınırlamaları anlamsız kılmakta, ek ücret sunarak tedbirsizliğe davetiye çıkarmaktadır.
* David Ricardo, Principles of Political Economy and Taxation, On Wages, John Murray, 1817, Türkçe çeviri: Esra Başaran.